Algı Yönetimi, İş Hayatında Algılara Hitap Et – 2

Bir önceki yazımızda algı yönetiminin ne demek olduğunu açıklamıştık. Kolay anlaşılması adına sinema sektöründen bu konu ile ilgili örnekler de vermiştik. İş hayatında algı yönetiminin önemine kısa bir giriş yaptığımız diğer yazımızdan ziyade şimdi konuyu daha detaylı bir şekilde ele alacağız.

0
60

Bir önceki yazımızda; algı yönetimi ne demek konusunu açıklayıp, sinema sektöründen bu konuda örnekler vermiştik. İş hayatında algı yönetiminin önemine kısa bir giriş yapmıştık. Şimdi kaldığımız yerden devam edelim..

Algı Yönetiminde Beynin Fonksiyonu

Algı yönetiminin hitap ettiği temel unsur insan beynidir. İnsan beyni sağ ve sol olmak üzere iki loptan oluşmaktadır. Her iki lopun işlevi farklı olduğundan ve her insanda bu lopların çalışma oranı farklı olduğundan, algı yönetimi teknikleri bu loplara yönelik olmaktadır.

Sol beyin; bilgileri doğrusal olarak, düzenli ve mantıklı bir şekilde işler. Beynin sol tarafı bilgileri parça parça ele alır. Birisini dinlerken detayları dinlersiniz böylece mantıklı bir sonuca varabilirsiniz. Buna karşılık eğer beyninizin sağ tarafını kullanıyorsanız iç güdülerinizi kullanıyorsunuz demektir. Bir matematik probleminin cevabını biliyor ama bu sonuca nasıl ulaştığınızı bilmiyor olma ihtimaliniz çok yüksektir. Test yaparken doğru cevapları iç güdüleriniz ile bulursunuz ve çoğunlukla bu tahminleriniz doğru çıkar.

Beynin sol tarafı olayları gerçek hali ile olduğu gibi ele alır. Bu grupta bir kişi yeni bir ortama girdiği zaman kolaylıkla uyum sağlayabilmektedir. Fakat sağ beynini kullanan birisi için durum farklıdır. Onlar içinde bulundukları ortamı değiştirmeye çalışırlar. Sol beyin kuralları bilmek ve ona göre davranmak istemektedir. Eğer kural yok ise muhtemelen kendileri kural koyup uygulamaya başlarlar. Kurallara uymayan sağ beyin aynı zamanda daha yaratıcı ve duygusaldır.

Iste-Kirtasiye-Algi-Yonetimi-2

Ofis Hayatında Algı Yönetimi İçin Teknikler

Algı yönetiminin hitap ettiği temel unsur insan beynidir. İnsan beyni sağ ve sol olmak üzere iki loptan oluşmaktadır. Her iki lopun işlevi farklı olduğundan ve her insanda bu lopların çalışma oranı farklı olduğundan, algı yönetimi teknikleri bu loplara yönelik olmaktadır.

Sol beyin; bilgileri doğrusal olarak, düzenli ve mantıklı bir şekilde işler. Beynin sol tarafı bilgileri parça parça ele alır. Birisini dinlerken detayları dinlersiniz böylece mantıklı bir sonuca varabilirsiniz. Buna karşılık eğer beyninizin sağ tarafını kullanıyorsanız iç güdülerinizi kullanıyorsunuz demektir. Bir matematik probleminin cevabını biliyor ama bu sonuca nasıl ulaştığınızı bilmiyor olma ihtimaliniz çok yüksektir. Test yaparken doğru cevapları iç güdüleriniz ile bulursunuz ve çoğunlukla bu tahminleriniz doğru çıkar.

Beynin sol tarafı olayları gerçek hali ile olduğu gibi ele alır. Bu grupta bir kişi yeni bir ortama girdiği zaman kolaylıkla uyum sağlayabilmektedir. Fakat sağ beynini kullanan birisi için durum farklıdır. Onlar içinde bulundukları ortamı değiştirmeye çalışırlar. Sol beyin kuralları bilmek ve ona göre davranmak istemektedir. Eğer kural yok ise muhtemelen kendileri kural koyup uygulamaya başlarlar. Kurallara uymayan sağ beyin aynı zamanda daha yaratıcı ve duygusaldır.

Iste-Kirtasiye-Algi-Yonetimi-5

Algı Yönetiminde İlkeler Nelerdir?

Denge İlkesi

İnsan, doğası gereği simetri ile ortaya çıkan bir denge arayışı içindedir. Doğada, insan anatomisinde, yeryüzü şekillerinde denge unsurunu gözlemleyebiliriz. Örneğin ağırlığını taşıyamayan bir su damlası, simetrik ve dengeli bir biçimde yere düşer, vücudumuzun her iki yanındaki kollarımız hem görsel hem fiziksel bir denge unsurudur. Gereğinde ellerimizi kullanarak dengemizi sağlarız. Aynı şekilde kollarımızın sonundaki ellerimiz orta parmak ekseninden iki tarafa doğru dengeli bir biçimde dağılmaktadır. Denge unsuru her zaman mutlak simetriyle birlikte bulunmak zorunda değildir.

Doku, küçük-büyük ilişkisi, renk ilişkisi gibi farklı durumlar oluşturularak da denge yaratılma imkanı vardır. Belki de doğada bu derece sık şekilde karşımıza çıktığından dolayı, simetrik denge sıradan ve sıkıcılık yaratabilir. 

Uygunluk İlkesi

Uygunluk, imajların yapısal karakterlerinin simgeledikleri biçimlerle olan ilişkileri ve anlamlarının uyumluluğu ilkesidir. Bir bıçak veya testere, kesme olayını, kanlı bir bıçak bir cinayeti, ağzını açmış bir çıngıraklı yılan korkuyu, elinde pankart tutan birileri başkaldırıyı simgeler. Uygunluk ilkesi genelde simge oluşturma sistemleri içinde, doğrudan benzeterek ilişkilendirme, yöntemiyle kullanılmaktadır.

Algısal gruplama

Algısal gruplama birbirine yakın olan grupların, uzak olanlara nazaran belirli gruplar halinde algılanması ilkesidir. Örneğin gölde yüzen ördekleri gördüğümüzde gözümüz birbirine yakın olanlarını gruplayarak algılar. Bu ilkenin iyi anlaşılması sayesinde iletişim tasarımı problemlerini çok daha kolay şekilde çözebiliriz. Çoğu zaman nesnelerin veya şekillerin birbiri arasındaki ilişkinin bizim algılamamızda önemli rol oynadığı bir gerçektir. Her gün çevremizde ister istemez pek çok yazı duyuru ilan reklam ve tabela görürüz. Aslında bunların çoğu bir olay veya etkinliği haber vermek için hazırlanmıştır, bilgi boyutunda benzer mesajlar vermeye çalışırlar.

Benzeşme-Ayrışma İlkesi

Benzer biçimlerin grup içinde birlikte algılanmasına karşın, aslında birbirinden farklı olması durumudur. Aynı sıra ve aralığı devam ettirebilirsiniz. Düzenli kareler ile açıları değiştirilen kareleri belki ilk bakışta hemen algılayamayabilirsiniz. Ancak sonra farkları ortaya çıkacaktır. Bir yazı bloğu içerisinde genel dokuyu bozmadan bazı kelimeleri ortaya çıkarmak için tipografiyi italik veya bold yaparken benzer bir ilişkiden yararlanıyoruz.

Bu sistemi kullanmadan harf boyutunu büyüttüğümüzde ise görsel öncelik düzeni farklı bir şekle dönüşür ve istemeden benzeşme yapısını ortadan kaldırmış oluruz. 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz